Salı, Mayıs 30, 2006

Gürcistan Kültür Günleri

"TİFLİS – İSTANBUL GÜRCİSTAN KÜLTÜR GÜNLERİ" (1-3 HAZİRAN 2006) - ERİSİONİ İSTANBUL"A GELİYOR

Gürcüstan Ankara Büyükelçiliği , İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Tbilisi Belediyesi'nin ortak organizasyonu ile 1-3 Haziran 2006 tarihlerinde arasında İstanbul’da "TİFLİS – İSTANBUL GÜRCİSTAN KÜLTÜR GÜNLERİ" yapılacak.

"Gürcistan Kültür Günleri"nin resmi açılışı 1 Haziran 2006 Perşembe günü saat 19:00'da CRR (Cemal Reşit Rey) Konser Salonu'nda yapılacak. Açılış galasında fotoğraf ve resim sergisi, ağaç ve el sanatları sergisi ziyaretçilere açılacak.

2 Haziran 2006 Cuma günü Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda, 3 Haziran Nişantaşı Maçka Parkı'nda dünyaca ünlü grup ERİSİONİ gösteri yapacak. Dünyanın bir çok yerinde gösterileri ile nefes kesen grup Türkiye'ye ilk defa geliyor. Kısa zamanda grup Avrupa ve tüm dünyanın tanıdığı bir grup haline gelmiştir. Gösteri yaptığı tüm mekanları dolduran grup danslarıyla başarılı koreografisiyle benzer gruplar içerisinde en iyisi.

3 Haziran 2006 Cumartesi günü saat 16:00-24:00 arası, Nişantaşı Parkı'ndaki kapanış töreninde Bayar Şahin, İberya Özkan ve Kafdağı Grubu ile Gürcü derneklerin folklor ekipleri ile Gürcüstan’dan Parmak Tiyatrosu , Pandomim Tiyatrosu, Kartuli Hmedi - Folklor Ekibi, Davulcu Çocuklar ve Erisioni katılacak. Konuklara Gürcü Mutfağı sunulacaktır. Kapanış töreninde ayrıca mangalda hazırlanan “Haçapuri” (Gürcü peynirli pide) ikram ediliyor.

Detaylı bilgiyi bu organizasyona resmi olarak katkıda bulunan Chveneburi.Net adresinden alabilirsiniz...

Felsefe Atölyesi

Tarık Zafer Tunaya Kültür merkezî'nde 2 haftada bir Pazartesi günleri ders veren ve Felsefe Atölyesi başlığı altında 'medeniyet tarihi' konusunu işleyen, İ.Ü. Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr.Ş.Teoman Duralı dün son dersini işledi..
Bilgi fışkıran ve sahip olduğu bilgiyi öğrenciye büyük bir muhabbetle aktaran hocamıza ne kadar teşekkür etsek az.. Ağzınıza sağlık hocam.. Teoman Hoca önümüzdeki senelerde sadece okulda ders vereceğini söylese de, umarım yine bizlerin de katılabileceği seminerler dizisi organizasyonlarında yer alır ve engin bilgisinden bizlerin de nasiplenmeye devam etmesini sağlar:) Bir ümit...

Çengelköy, Salacak

Pazar günü balkon sezonunu açtık ve kahvaltımızı balkonda yaptık.. Ardından evi biraz toparladık ve kendimizi dışarı attık.. Kuleli Balıkçısı'nda erken bir akşam yemeği (17:00 - 18:00 suları) yeriz niyetiyle Çengelköy'e gittik..


Oturduktan sonra farkettik ki bizim Kuleli Balıkçısı el değiştirmiş, adı da Rigel olmuş.. Çengelköy'de denize sıfır olan bu restaurant insanın keyifle, saatlerce oturabileceği bir yer.. Tahmin ediyorum kış aylarında da içerideki salonda oturmak keyifli olacaktır.. İştah açıcılar, salatalar ve tabii ki balık.. Sofraya gelen herşey gerek sunumu, gerekse lezzetiyle son derece memnun ayrılmamızı sağladı Rigel'den..

Çengelköy'den sonra da soluğu Salacak'ta aldık.. Salacak'ta denize karşı çay yudumlamanın keyfini tarif edemem... İstanbul'da en sevdiğim ve beni dinlendiren yerlerden biri Salacak, diğeri de Salacak'ın hemen karşısındaki tarihi yarımadadır.. Ve buralarda vakit nasıl geçtiğini anlamadan geçmektedir benim için.. Nihayetinde saat 21:30 civarı Salacak'tan ayrıldığımızda sadece çay yudumlamış ve çok az konuşmuştuk ama yine de vakit çok çabuk geçmişti..


Cumartesi, Mayıs 27, 2006

Bulgurlu Salata ve Yulaflı Sandviç Bisküvi


Havalar geç kararmaya başladığında inanılmaz mutlu oluyorum.. Her zaman gecedense gündüzleri sevmişimdir.. Havanın sıcak-soğuk olmasındansa, aydınlık olması önemlidir benim için.. Güneşli havalarda inanılmaz bir neşe kaplıyor benliğimi... Tabii havaların geç kararmasının yaz aylarında ayrı bir artısı var benim için, o da semt pazarlarının geç toplanması..

Yaza doğru Salı ve Cuma günleri işten 19:00 yerine 18:15-18:30 gibi çıkıyor, Taksim den Kadıköy'e en kestirme yollardan ilerliyor ve semt pazarına uğruyorum.. (Kadıköy de kurulan Salı ve Cuma pazarları) Salı günü uzun zamandır ilk defa semt pazarına (Salı Pazarı) uğradım... Pırıl pırıldı tüm sebze ve meyveler.. Taptaze kıvırcıklar, akdeniz yeşillikleri,naneler, tereler, dereotları, kiraz domatesler, salkım domatesler ve daha neler neler.. Kısacası her pazar maceramdan sonra, almam gerekenden fazlasını almış olarak eve geri dönüyorum...

Salı günü bir sürü sebze almışken (ve de hafif yollu bir diyet programı uygulamaya çalışıyorken) akşam için salata hazırladım kendime.. Ekmek yemek istemediğim için de bulgur ekledim.. O kadar hoşuma gitti ki (ve o kadar da çabuk hazırlanıyor ki) ertesi günün akşamında da aynı salata vardı önümde..

1 fincan ince bulgurun (esmer bulgur kullandım ben) üzerine çıkacak kadar sıcak su ekleyip bulgurun şişmesini ve yumuşamasını beklerken, kıvırcık ve akdeniz yeşilliklerini salata tabağına bolca doğrayıp üzerine çok az sızma z.yağı, limon ekleyip, deniz tuzu serpiştirdim.. Bulguru salataya eklemeden nar ekşisi, limon ve sızma z.yağı, az pul biber, deniz tuzu ekledim ve iyice karıştırdım.. İçine incecik doğranmış tere ve taze nane ekleyip yeşilliklerin üzerine boca ettim.. Bir-iki kiraz domates ekledikten sonra da afiyetle yedim..



Dün akşam da 'kurabiye mi yapsam, kek mi' diye düşünürken ne zamandır Zeytin Ağacı'nda görüp de yapmak istediğim yulaflı bisküvilerin tarifi gözüme çarptı buzdolabının üstünde..
Bu leziz bisküvilerin sadece çok az bir kısmını sandviç şeklinde yaptım.. Aslı'nın verdiği tarife sadık kaldım, çok şekerli tatlardan hoşlanmadığım için şeker miktarını ben de azalttım.. Sadece nugat tarifi yerine, bitter çikolatayı benmari usulü eritip içine çok az kaymak ekledim ve bu karışımı sürdüm sandviç olanların arasına..
Çok leziz ve sağlıklı olan bu bisküvilerin nugatlı olanlarında, çokoprensi andıran bir lezzet var, katkı maddeli bir çok bisküviye göre gönül rahatlığıyla çocuklara yedirebileceğiniz bir lezzet.. (Sadece küçük çocuklara değil, büyük çocuklara da:)


Tabii çoğunluğu sade oldu Yulaflı Bisküvilerin, onlarda sabahları bir bardak süt ile birlikte tüketilecekler...

Perşembe, Mayıs 18, 2006

Tea Time'dan Çilekli Muhallebi..


Ne zamandır Mine'nin yapmış olduğu çilekli muhallebiyi yapmak istiyordum.. Cumartesi gecesi evde 1 kase kadar çilek kalınca ve canım da hafif bir tatlı isteyince tamam dedim, denemenin tam zamanı.. Sütlü tatlıları her zaman şerbetli tatlılara tercih etmişimdir.. Özellikle de tatlının içinde sevdiğim meyveler olunca yemeğe doyamıyorum.. Tarifi birebir uyguladım sadece her kupun içine 1 adet savoyer bisküvisi ekledim.. Mutlaka bu hafif ve leziz tatlıyı denemenizi ve soğuk yemenizi tavsiye ediyorum.. Tarife buradan ulaşabilirsiniz.. Bu güzel tarif için teşekkürler Mine..

Cuma, Mayıs 12, 2006

Zeytinyağlı Pirinçli Enginar


Bu 'beni ye' diyen enginarlar ablam tarafından pişirildiler.. Ben hiç pirinçli pişirmediğim için paylaşmak istedim.. Zannediyorum tarifi vermeme gerek yok :) Enginarın bol olduğu şu sıralar, bu çok faydalı sebzeyi baklalı, sebzeli, pirinçli, etli, saray usulü veya buharda haşlayarak (z.yağı ve limonla marine etmeyi unutmadan tabii ki) nasıl seviyorsanız, mutlaka yemeye çalışın diyorum..

Çam Fıstıklı Maş Piyazı


Her ayın ilk pazarı düzenli olarak kuzenler biraraya gelmeye çalışıyoruz, arada fire versek de çoluk-çocuk, evli-bekar yaklaşık 20-30 umuz toplanmış oluyoruz...
Geçtiğimiz Pazar kuzenim Gülgün ablalarda toplandık.. Ben de sevgili Tijen İnaltong’un ‘Her Güne Bir Yemek’ kitabından ‘Çam Fıstıklı Maş Piyazı’nı yapıp götürdüm.. Kalabalık olduğumuz için verilen ölçüleri 3 katı kadar arttırdım..


Tarife genel olarak sadık kalsamda ufak tefek değişiklikler ve ilaveler yaptım… Evde kırmızı biber kalmadığından dolayı, hem lezzet vermesi hem de renk katması için sert domateslerden kullandım.. Bunun dışında tarifte olmadığı halde mısır, kapari, biraz acı pul biber ekledim.. Ben de dahil olmak üzere tadanlar beğendiği için gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim çok lezzetli bir salata oldu ve sıkça yapılacaklar arasında yerini aldı..

Perşembe, Mayıs 11, 2006

Farklı Bir Taze Fasulye (Darehvili)


Taze fasulyeyi çok severim, z.yağlı yemekler arasında favorilerimdendir.. Özellikle de yazın salça konulmadan mis gibi domateslerle pişirildiğinde sofralarımızın baş tacıdır.. Bu da farklı ve benim çok sevdiğim bir versiyonu..
1/2 kg. taze fasulye, 1 baş kuru soğan, 1 yk domates salçası ve arzu ettiğiniz kadar tuz, z.yağı ile pişirdiğiniz taze fasulyenize, ocaktan almadan önce 1 yk kavrulmuş mısır unu, 2-3 yk kuru reyhan ve 1 kaseye yakın taze ve incecik doğranmış pırasayı ekliyorsunuz.. 1-2 defa alt-üst ettikten sonra ılık veya soğuk olarak afiyetle yiyebilirsiniz..
NOT: Ben evde kalmadığı için mısır unu eklemedim.. Ayrıca bizim bu yemekte kullandığımız reyhan mor reyhan değil, diğer reyhan.. Açıkçası diğer reyhana bir isim veriliyor mu bilmiyorum.. Ben iki cinsini de İstanbul'daki semt pazarlarında bulabiliyorum tazeyken.. Bizde bazı yemeklerde ve bazen salatalarda fazlasıyla kullanıldığı için annemin bahçesinin bir köşesinde mutlaka yerini alır reyhan saksıları.. Ve kışın tazesini bulamayacağımız için kurutulup, kışın kullanmak üzere stoklanır..

Cumartesi, Mayıs 06, 2006

Baharda bahçe..

Duvara tırmanan güller annemlerin bahçesinden, onun dışındaki tüm resimler geçen pazar ablamların bahçesinde çekildi...












Çarşamba, Mayıs 03, 2006

Can erik, canım erik...


Meyveyi, hem de her çeşidini çok severim.. Ama yaz meyvelerinin yeri bir başkadır benim için, özellikle de erik... Bütün bir sene hasretle bekler ve yemeğe doyamam... Özellikle de Sapanca'nın can eriğinin tadı bir başka olur..


Fotoğraflar geçen hafta sonu annemlerin bahçesinde çekildi... Tahmin ediyorum 15-20 gün kadar sonra bu erikler, şimdi olduklarının 2 katı iriliğinde, ağzınıza layık bir sululuk ve tatlılıkta olacaklar..


Ve tazecik marulların etrafında dans eden taze soğanlar.. Ve naneler.. Özellikle yazın bahçe şenleniyor.. Doyumluk olmasa da tadımlık olarak ekilen sebzeler sofraya ayrı bir renk ve lezzet katıyor..
Bu kütüğün üzerindeki çiçekler çilek meyvesine ait.. Bu ağaç kütüğü yaşlanıp da kuruyunca kesilen bir erik ağacına ait.. Bir vakit sonra bu kütüğün arka tarafında küçük bir çilek tarhı oluşturuldu ve enteresan bir şekilde kütük de bundan nasibini aldı.. Ve gördüğünüz üzere bize çilek vermeye başladı.. Çilekler meyvelerini verdiği vakit hem çilek tarhındaki, hem de kütükteki çileklerin fotoğraflarını çekmeye çalışırım..
Fırsat bulursam bir ara çiçek bahçesinin de görüntülerini eklemeye çalışacağım...